Yeni Araştırma, RFK Jr.’nın Aşı Panelini Boşaltma Gerekçelerini Sorguluyor

Amerika Birleşik Devletleri Sağlık ve İnsan Hizmetleri (HHS) Sekreteri Robert F. Kennedy Jr., Washington D.C.’deki HHS binasında, Medicare ve Medicaid Hizmetleri Merkezi Yöneticisi Mehmet Oz ile sağlık sigortası reformunu tartışmak üzere bir basın toplantısı düzenledi. (23 Haziran 2025)

Kevin Mohatt | Reuters

Bu makalenin bir versiyonu, CNBC’nin Healthy Returns bülteninde yer aldı. En son sağlık haberlerini doğrudan e-posta kutunuza almak için buradan abone olabilirsiniz.

Sağlık ve İnsan Hizmetleri Sekreteri Robert F. Kennedy Jr., önemli bir devlet aşı panelini boşaltarak “devam eden çıkar çatışmalarını” ortadan kaldırmak gerektiğini belirtti. Ancak USC Schaeffer Sağlık Politikası ve Ekonomisi Merkezi tarafından yapılan yeni bir araştırma, bu argümanı sorguluyor. Araştırmacılar, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) panelindeki çıkar çatışmalarının, Kennedy’nin yeni üyelerle yeniden düzenlemesinden önce “tarihi düşük seviyelerde” olduğunu buldu.

JAMA tıp dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, en endişe verici çıkar çatışması türü olan aşı üreticilerinden elde edilen gelir, Aşı Danışma Komitesi (ACIP) üyeleri arasında neredeyse ortadan kalkmış durumda.

Çalışma, aynı zamanda Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) için danışmanlık yapan aşılar ve ilgili biyolojik ürünler danışma komitesindeki (VRBPAC) çıkar çatışmalarının da düşük olduğunu ortaya koydu.

Her iki grup da Amerika Birleşik Devletleri’nin aşı politikasını şekillendirmede kritik bir rol oynuyor. FDA komitesi, aşıların onaylanması konusunda ajansa danışırken, CDC paneli kimlerin aşı olabileceğine ve sigortaların bunları karşılayıp karşılamayacağına karar verir. Bu paneller genellikle enfeksiyon hastalıkları, pediatri, immünoloji ve halk sağlığı alanlarında önde gelen uzmanlardan oluşuyor.

Kennedy, uzun süredir bu panellerdeki danışmanların ilaç endüstrisi ile yakın bağları olduğunu iddia ediyor. Ocak ayındaki ilk Senato onay oturumunda, Kennedy, CDC paneli üyelerinin %97’sinin çıkar çatışmalarına sahip olduğunu iddia etti.

Çalışmanın baş yazarı ve Güney Kaliforniya Üniversitesi kamu politikası doçenti Genevieve Kanter, “Bu %97 sayısını gördüğümde oldukça ciddi bir durum olduğunu düşündüm. Ancak aşı verilerini kendim incelediğimde, böyle bir ölçek görmedim” dedi. Ayrıca, “Bu durum, halk ve [Trump] yönetimi için, geçmişte ciddi olduğu düşünülen sorunların artık o kadar da ciddi olmadığını gösterebilir” diye ekledi.

Araştırma, Kennedy’nin federal sağlık ajanslarını yeniden yapılandırdığı ve aşı politikalarını değiştirebilecek girişimlerde bulunduğu bir dönemde ortaya çıktı.

USC araştırmacıları, 2000 ile 2024 yılları arasında bu iki aşı panelindeki uzmanlar arasındaki finansal çıkar çatışmalarını inceledi.

Panellerde çıkar çatışmalarının nasıl bildirildiğiyle ilgili olarak, her ürün için üyelerin aşı üreticisi veya rakipleriyle bir ilişkileri olup olmadığını belirtmeleri gerekiyor. Çıkar çatışması olan kişiler, eğer sağladıkları uzmanlık kritik olarak değerlendiriliyorsa katılmak için bir muafiyet alabiliyor. Ancak çıkar çatışması çok önemli bulunanlar, toplantılardan çıkarılıyor.

2016’dan bu yana, ACIP üyelerinin ortalama %6.2’si ve VRBPAC üyelerinin %1.9’u herhangi bir toplantıda finansal çıkar çatışması bildirmiştir. Bu dönemde, her iki panelde de bildirilen çıkar çatışmalarının %1’inden azı, aşı üreticilerinden kişisel gelirle ilişkilendirilmiştir.

ACIP üyeleri arasında bildirilen çıkar çatışması oranları 2024’te %5’e düşerken, 2010’dan bu yana VRBPAC üyeleri arasında %4’ün altında kalmıştır. Araştırmacılar, 2000’li yılların başında çıkar çatışmalarının önemli ölçüde daha yüksek olduğunu ve ACIP için 2000 yılında %43, VRBPAC için 2007 yılında %27’ye kadar çıktığını buldu.

Çalışmada, yıllar içindeki düşüşün 2007’de FDA panelinde çıkar çatışmalarına yönelik sıkı denetimlerin başlaması ve ajans karar alma süreçlerinde çıkar çatışmalarına karşı artan farkındalık ve inceleme ile ilişkili olabileceği belirtildi. CDC komitesinin ne zaman aynı şekilde hareket etmeye başladığı ise net değil.

Çalışma süresince, en sık bildirilen çıkar çatışması türü, genellikle kişisel gelirle ilişkilendirilen finansal bağlardan daha az endişe verici olarak kabul edilen araştırma destekleri olmuştur. Kanter, bunun panel üyelerinin aşıların güvenliği, etkinliği ve uygulanabilirliği hakkında değerlendirme yapma konusundaki uzmanlık alanlarını yansıttığını belirtti.

“Yönetici destekleri en yaygın çıkar çatışmasıydı. Bu, aslında mantıklı çünkü bu komitelerde kimlerin olmasını istiyoruz? Aşılara dair araştırma yapma uzmanlığına sahip olanlar” dedi.

Kanter, çıkar çatışmalarını incelemenin ve ilaç endüstrisinin sağlık hizmetleri düzenlemesindeki etkisini değerlendirmenin önemli olduğunu vurguladı. Ancak “çıkar çatışmalarına odaklanmak istiyorsak, burada gördüğümüz aşı panellerinde gördüğümüzden daha büyük bir endişe olabilecek diğer alanlar da olabilir” diye ekledi.